BOYA FİRMALARINA DÜŞEN GÖREV - İNCELEME

BOYA TÜRK DERGİSİ / 58 / 2015

iNCELEME:  TÜRKİYE’DE DUVAR BOYASI RENK SEÇİMLERİ ALIŞKANLIKLARINA DAİR BİR İNCELEME VE ÜLKEMİZDE YENİ BİR KAVRAM OLAN MİMARİ RENK DANIŞMANLIĞI MESLEĞİNİN SEKTÖRE KATKILARI

Estetik algının genel kültür olarak değil, ancak mesleki olarak edinildiği bir ülkede yaşadığımız için profesyonellerin ve sanatçıların eserlerini değerlendirebilme, karşılaştırabilme, ardındaki matematiği görebilme şansını toplum olarak maalesef edinemedik.  

Renkleri, tanımlamayı bilmeksizin alıntılayıp hayatımıza dahil etmeye çalışıyor ve sonrasında hayal kırıklığına uğruyoruz. Dilimizde halen “renkler ve zevkler tartışılmaz” sözü yer buluyor. Oysa ki renkler elbette bir renk küresinde konumlandırılarak tartışılır ve zevkler/beğeniler rahatlıkla kategorize edilebilir.

Renk uyumunun önemli olduğu mesleki eğitim programlarının çoğunda renk derslerinin dahi seçmeli olduğu ülkemizde bu duruma “normal” diye bakmak, ancak “kabullenmemek” gerekiyor. Eğitim sonrasında işin uzmanlarının ancak deneyim kazandıkça renkler konusunda bir fikir sahibi olabildiklerini, süreçleri deneye-yanıla aşabildiklerini kendi yakınmalarından öğreniyoruz.

Bu makaledeki tespitlerim, renk uyumunu hedefleyen mesleğime giriş adımım olan kişisel renk danışmanlığından başlayarak, son senelerde odağımın yoğunlaştığı duvar boyası ve dekorasyon renkleri danışmanlığıma dek uzanan süreçteki gözlemlerimden kaynaklanıyor.

 
image
photo credit: Polisan

TÜRKİYE’DE MİMARİ RENK SEÇİMLERİ ALIŞKANLIKLARI

İlginç ama gerçek bir bilgi vermek isterim. Kişileri sınırlamaksızın renkleri biraraya getirmelerini cesaretlendirirseniz, aynen ressamların tabloları gibi ortaya şaheserler çıkar. Ancak resim siparişi verirseniz ve renk sınırlamaları getirirseniz veya birden çok kişinin elinden çıkacak bir resim oluşturmaya çalışırsanız, renk direktifi vermediğiniz sürece ortaya çıkacak resim kişilerin farklı beğenilerinin çatışmasını yansıtmak durumundadır.

Ülkemizde mimari alanda genel renk seçimi kalıplarını kabaca aşağıdaki gibi sınıflandırabiliyorum.

Nihai tüketici açısından;

- Boya badana ustasının önerisini dinlemek

- Satış danışmanının önerisini dinlemek

- Genel beğenisini mevcut yapı malzemelerini hesaba katmaksızın seçmek

- Beğendiği bir görsel veya konuttan esinlenmek

Mimar açısından;

- Sezgisel beğenisini markalaştırarak projelerde benzer tarzı ve renklendirmeyi kusursuz yakalamak

- Farklı tarzlara imza atılıyorsa, beğeni toplamış geçmiş projelerden alıntılanan renk skalasını yeni projelere aktarmak

- Proje genel tarzdan farklı bir çağrışım gerektirdiğinde renk kullanımından çekinerek nötr renklere yönelmek

- Benzer projelerden esinlenmek veya yapı malzemesi seçimi yapılan kataloglardaki renk skalasını uyarlamak

Ressamlara dair verdiğim örneği teyit edercesine; kaba inşaattan itibaren sezgisel seçimlerle süreç yönetildiğinde, renk uyumunu yakalayan sonuçlara kısmen ulaşılabiliyor. Kısmen diyorum, zira kullanılacak yüzeyde rengi deneme şansı yoksa küçük ebatlı renk örneklerinin geniş satıha uygulanması sonrası sürprizlerle karşılaşmak çok olası.

Mobilya veya döşenmiş yapı malzemelerinin mevcudiyeti söz konusu ise, seçim biraz daha zorlaşıyor. Sezgisel beğeni böyle bir durumda ancak %20-25 olasılıkla mevcutla uyumu yakalayabiliyor.

Renk uyumu yakalamış, renk uyumu formülasyonlarına uygun olan projelerin (meskenler, ticari mekanlar, kamusal alanlar, plazalar, AVM’ler) toplamın %5’i dahi olmadıklarını belirtmek isterim.

Türkiye’nin sertifikalı ilk mimari renk danışmanı olmaya karar verişim piyasanın bu açığını görmekle başladı. Mimari formlar, istenilir çağrışım, doğal ışık ve aydınlatmalar gibi nice parametrenin değerlendirilmesi sonrası, yapı malzemeleri ve boyanın da uyumunu sağlayıp renk kombinasyonu formülünü doğru uyguladığınızda hata yapma şansınız neredeyse yok.

Renk seçiminde hata yapma korkusu, nihai tüketici, mimar veya uygulayıcıyı nötr renklere yönlendiriyor. Oysa boya sektörü mensuplarının çok iyi bildiği üzere boya bazlarının kendi renklerinden dolayı akromatik bir gri de dahil olmak üzere “nötr” bir renk mevcut değil.

Bireysel veya kurumsal tüketici için ise nötr renk, beyazlar, kremler, griler ve toprak renkleri başlığı altında aynı kefeye konuyor. “Nötr” sanılan bu renklerin bir araya getirilmesi maalesef planlanan estetiğe ulaşamıyor.

Problemi özetlemek gerekirse; renk seçimine bilimsel bir yaklaşım ülkemizde henüz benimsenmediğinden, seçime yardımcı başvuru noktaları yeterince olmadığından, rengi endişe etmeksizin kullanabilecek nihai tüketici kitlesi oluşmamış durumda.

image
photo credit: Polisan

ÖZETLE MİMARİ RENK DANIŞMANLIĞI

İşte bu kararsız seçim aşaması noktasında, renk teorileri ve renklerin birbiri ile etkileşim bilgisi çözüme ortak oluyor. Mimari renk danışmanı renkleri bir süreliğine kenara bırakıyor ve yalnızca tonlara odaklanıyor.

Boya renklerinin koordinatlarına, birbirleri ile ve mekandaki diğer öğelerle etkileşimine hakim olarak, aldığı brief doğrultusunda, nedenlerini de belirterek, alternatifleri yaklaşık 50 cmx50 cm ebatlı örneklerle gösterebildiği 2-3 renge düşürüyor ve seçimi mimara ya da nihai tüketiciye bırakıyor.

Elbette çok daha geniş kapsamda, yerel yönetimler bir hizmet olarak, şehirlerin semt veya sokak bazında uyum yakalamasına da destek bu bakış açısı ile verilebiliyor. Binalar tek tek değil, bir bütün olarak ele alınıyor, dokunun korunmak istenen veya değiştirilmek istenen algısı üzerinde mutabakat sağlandıktan sonra  benzer koordinatlara sahip tonlardan, o ton ailesine uygun kombinasyon ve kontrast oranları gözetilerek renk seçimi yapılıyor.

Özetle mimari renk danışmanı, geniş seçim skalasını bütünle uyumu garantileyen tonlara indirgiyor. “Hangi” rengin seçileceğine değil, “ neden” seçileceğine odaklanıyor.

image

DÜNYADA MİMARİ RENK DANIŞMANLIĞI VE TÜRKİYE’DE MİMARİ RENK DANIŞMANLIĞININ GELECEĞİ ÜZERİNE TAHMİNLER

Duvar boyası renkleri seçiminde nihai tüketiciye yardımcı olan danışmanlar yurtdışında başlıca iki kategoriye ayrılıyor:

- Serbest bir eğitimciden eğitim alarak bir veya birden çok markanın “büyük ebatlı renk örneklerine” sahip olarak nihai tüketiciye serbest şekilde bu hizmeti verenler

- Bir boya firmasının çatısı altında eğitim birimi tarafından sunulan eğitim sonrası firmayı temsil ederek nihai tüketiciye “büyük ebatlı renk örnekleri” ile bu hizmeti verenler.

Kanada, Amerika, Avustralya, İngiltere ve Hindistan, mimari renk danışmanlığını meslek olarak günlük hayata dahil edebilmiş, emlak, dekorasyon, yapı malzemesi ve elbette boya firmalarında bu konuda istihdam sağlayabilmiş başlıca ülkeler. Bu ülkelerde yerleşik boya firmaları, üretim ve pazarlama faaliyetleri haricinde ya tüm süreçlere destek olması adına renk kreatif direktörlerine bünyelerinde yer veriyor ya da tüketici ile renk iletişimini sağlayabilmek adına renk uzmanlarından destek alıyor..

Boya firmalarının, bir mimari renk uzmanının gözünden değerendirilmiş, rengin üç boyutuna dayanan satış/beğeni verilerini realist şekilde üretim ve pazarlama projeksiyonalarına yansıtmaları da oldukça kolay.

Yurtdışında, aynı kitleye hitap eden yapı malzemesi, mobilya firmaları ile çapraz satış platformları oluşturulduğunu da sık sık görmeye başladık.

Satış noktasında renk karışımlarına imkan veren bir süreçte olsak da ve stoklar eskisi kadar maliyet oluşturmuyor olsa da, beğenilere paralel yeni renkleri koleksiyona katabilmek, pazarlama faaaliyetlerini nihai tüketicinin renk beğenilerini kategorize ederek, motivasyonlarını bilerek, hedefe kilitlenerek yapabilmek ve son zamanların megatrendi olan insan odaklılığı koruyabilmek adına akılcı bir yöntem olduğunu düşünüyorum.

Renklerle ilgili bilgi ve deneyimimin mimari renk danışmanlığım öncesine de dayanan bir geçmişi olduğundan, sektörlere özel renk bilgilerini farklı disiplinlerle harmanlayabilme ve Türkiye’nin sayılı boya firmalarından birine iki senedir verdiğim danışmanlık ile kulvarımı genişletebilme şansına eriştim. 2016 senesi için planladığım meslektaş yetiştirme programı ile Türkiye’de renkle ilintili mesleklerin eşzamanlı olarak iş çevrelerinde, toplumda ve kanunlar bazında kabul görmesi yönünde adımlar atmak olarak özetleyebileceğim misyonuma bir  adım daha ekleyebilmiş omayı ümit ediyorum.

Türkiye’de mimari renk danışmanlığı konseptinin, danışman sayısına orantılı olarak yavaş, fakat ortaya çıkan uyumlu projelerin referansı ile hızlanarak  yer bulacağını sanıyorum. Kişisel renk danışmanlığı eğtimenliğimden gurur duyarak edindiğim deneyim, yaklaşık 4 senede piyasaya yeni bir mesleği rahatlıkla sokabileceğiniz yönünde bir istatistik sunuyor.

DUVAR BOYASI TRENDLERİNE RENK DANIŞMANI GÖZÜNDEN BİR BAKIŞ

Her ne kadar senenin trendlerine dair sorular alıyor, yorumum isteniyorsa da trendlere bakışım biraz çizgidışı.

1) Dünya renk otoritelerinin anons ettiği “tekil renklerin” boya söz konusu olduğunda satılabilirliği düşük olduğundan, boya sektörünün, trendleri renk bazında empoze edebileceği fikrini çok realist bulmuyorum.

2) Buna mukabil bu otoritelerin öngördüğü trendlerin (“renk kombinasyonlarının”) şansı, çağrışımdan yola çıktığı ve duyguya hitap edebildiği için “tekil renklerden” daha yüksek.

3) Takip edilebilirliği en yüksek trend ise, tek duvarın vurgulanması, geometrik desenler, efekt uygulamalar, duvar kağıdı ile kombinlemek, kontrast oranları gibi sezonun önerilen “boya uygulama teknikleri”.

Diğer cepheden konuya yaklaştığımızda ise, sektör ve ürün fark etmeksizin tüketicinin sorduğu tek bir soru var: “Hangi rengi seçersem bütünlüğü yakalarım?”  

a) Bu soruya yanıt olacak renklerin ise, elbette trendleri dışlamadan ama tek odak noktası olarak da almadan, coğrafi renk beğenisi ve sezgisel renk beğenilerini incelemek suretiyle oluşturulması gerektiğine inanıyorum. Bunun da en kestirme ve aynı zamanda en sağlıklı yöntemi, satışı yüksek boya renklerinden koordinat, ışık yansıtma oranı ve benzeri ipuçlarını alarak, bu beğenideki alt grubun kendisini yakın hissettiği renklere bu tonlamaları uygulamak

b) Boya sektörünün çok şanslı olduğu bir konu var. 10 senelik döngülerle değişen genel mimari akımı yorumladığınız, mobilya ve yapı malzemesi sektörlerindeki yenilikleri takip ettiğiniz, bir önceki sezonun giyim modasından alıntılanmaya hak kazanmış küçük ev aletlerine aksettirilmiş renkleri yorumladığınız ve mevcut sezonun ev tekstili renklerine hakim olduğunuz zaman yeni renklerinizi veya yeni koleksiyonunuzu ortaya çıkartabilmeniz kolay. Diğer sektörlerin aksine tasarım, üretim ve oluşturulacaksa stok süreçleri çok daha kısa. Ve bu nedenle esnek olabilmeyi beraberinde getiriyor.

Madalyonun bu iki yüzünü doğru değerlendiren boya firmalarının koleksiyonlarına, “zamansız”  diyebileceğimiz renkleri rahatlıkla ekleyebileceğini düşünüyorum. “Zamansız” renkler ilerleyen sezonlarda da yerlerini rahat bulabiliyor, trendlerden en az birine rahatlıkla dahil olabiliyor.

Dünya markaları, trendleri vurgulayarak öne çıkmaktansa,  titizlikle seçilerek “zamansız” renk olmaya aday tonların üzerine pazarlama kurgularını yapmayı yeğliyor. Trendler ise tüketiciyi bilgilendirmeyi hedefleyen makalelerden pek ileri gitmiyor.

 
image
 photo credit: Polisan

BİLİMSEL RENK YAKLAŞIMININ KÜLTÜRE DAHİL EDİLMESİNDE BOYA FİRMALARININ SORUMLULUĞU

Renk titreşimlerinin gücünü psikolojik, sosyolojik ve fizyolojik olarak yadsıyamıyoruz. Boya sektörünün, bir toplumun hissiyatları üzerinde etkisi ve eli çok güçlü. Bu gücü doğru ve etkili yönlendirebilmek de renk bilgisini paylaşabilmekten, doğru aktarabilmekten geçiyor. Bilimsel renk yaklaşımı ile desteklenmek, nice renk arasında seçimini nasıL yapacağını bilemeyen nihai tüketici, mimarlar, öğrenciler, boya-badan ustaları, boya satış danışmanlarına nefes aldıracak, bu seçimi korkulur bir süreç olmaktan, keyifli bir süreç olmaya dönüştürecek bir ihtiyaçtır.

“Rengin ve ışığın doğru kullanımı, yaşam kalitesine dair bir gösterge ve uyumun ifadesidir” alıntısıyla, evde, işte ve sosyal ortamlarda kullanılan renklerin doğru seçimi konusunda boya sektörüne de görevler düştüğünü, bilimsel yanıtlarla hem kişileri hem yaşam alanlarını renk seçimi endişelerini azaltmaya yönelik girişimlerini artırarak desteklemeleri gerektiğini düşündüğümü belirtmek istiyorum.

Boyatürk Dergisi’ne teşekkürlerimle…