OYUNCULAR NEDEN RENK ANALİZİNDEN GEÇER?

Bu sektörde uzmanlığımı, şimdilik bir kaç TV kanalının haber spikerlerine renk danışmanlığı yaparak değerlendirmekteyim. Kostümden sorumlu kişinin deneme-yanılmaya gerek kalmaksızın sponsorlardan alınacak ürünlerde seçimlerini kolaylaştırıyor ve izleyicinin odak noktasının sunucunun yüzü olmasını hedefliyoruz.
Renk danışmanlığının TV/Dizi/Film sektöründe neleri kolaylaştırabileceğine dair bir iki örnek vermek istiyorum:
1)
Henüz bir diyalog gelişmeden, izleyicinin, kadrajdaki oyuncuya/ fotomodele sempati duymasını ya da itici bulmasını sağlar
(çoğu film ve dizide bu karikatürize edilmiş giyimle gerçekleştirilmiyor mu?)
2)
Gözü biraz estetiğe aşina olanın “yakışmamış” demesini engeller. Bu özellikle sponsorlarla çalışırken son derece önemli. Sponsor verim almalı ki desteklemeye devam etsin.
(kuaför, kıyafet, makyaj vb)
Kostümün öncelikli olduğu projelerde yurtdışında çok kullanılan bir yöntem: Sex and the City, Gossip Girl vb.
3)
Kostüm sorumlusunun ve makyaj uzmanının işini kolaylaştır. Deneye yanıla çalışmasına gerek kalmaksızın ipuçlarını paylaşır. Önerdiği doğrultuda tonlar kullanıldığında göze hoş gelen görüntü yakalanır, aksi durumda karakter hasta, itici, yaşlı, güvenilmez aksettirilebilir.
(Nur Aysan’ın Aşk-ı Memnu’daki pırıltısı vs Muhteşem Yüzyıl’daki sönüklüğü,
Nurgül Yeşilçay’ın Aşk ve Ceza’da ısrarla yaşlı gösterilmesi,
Meryem Uzerli’nin saç renginin değişmesini talep edişi,
Merve Boluğur’un Kuzey Güney dizisine hatalı renklerle giriş yapması, …)
4)
Kişinin doğal renkleri doğrultusunda casting seçimlerinde ikilemde kalınırsa yardımcı olur. Karakterlerin doğal pigmentasyonları gereği, izleyicide yaratacakları doğal çağrışımı belirler.
(Çocuklar Duymasın/ Havuç’un müzik kariyerinin ilerleyemeyiş nedenidir bence, kendisi olmayan bir renge büründürmeye çalıştılar, itici oldu, aynı şey Küçük Sırlar/Su karakteri için de geçerli)
Alınan sonuç özet olarak “zaman kazancı, yanlış seçimlerin sıfırlanmasıyla nakit kazancı ve kendine güven artışı” ile tanımlanabilir…
Bu hizmeti konumlandırabildiğim yer; projelerin başında karakterleri birebir renk analizi uygulamasından geçirerek kostüm tasarımcısı, kostüm belirleyici ve kuaför/ makyöz/ makyör’ün işini hafifletmek, seçimlerinde yanılmalarını minimuma indirmek. Her bir karaktere özel makyaj, saç, kıyafet tonlarını REÇETEYE DÖKMEK diyebiliriz.
Ülkemizde yeni sayılabilecek bu uygulama bilimsel bir temele oturuyor. Bu pratik ve ekonomik uygulama ile renk konusunda kararsızlıkların veya yanlış kararların önüne geçilebiliyor.

Soldaki gibi yaşlı bir Angelina mı istiyoruz, genç versiyonu mu tercih ediyoruz? Karaktere bayılalım mı, itici mi bulalım? Tüm yanıtlar seçilecek tonlarda…